1) Ev Ya Da Oda Bulmak Hiç De Kolay Olmayacak!
Nerden ya da ne kadar parayla geldiğinize bakmadan yüzünüze tokat gibi inecek bir gerçek var ki, o da Sydney’de ev bulmanın zorluğu. Ev kiraları haftalık 400 dolardan başlarken (ki bu aylık 4400tl ediyor.), evi beğenip tutmak isteseniz de bir sürü prosedürden geçmeniz gerekecek. Sadece 15 dakikalığına evi herkese aynı anda gösteren emlakçıların rahatlığı sizi sizden alacak. Gelmenizden itibaren hayatınızın en az bir ila iki ayını, göçebe gibi farklı bir yerde yatıp kalkacağınız için gözden çıkarsanız iyi olur.
2) Herşeyi Türk Lirasına Çevirip Şoktan Şoka Gireceksiniz!
Gittiği ülkede ilk aylarda para harcarken alışkın olduğu para birimine çevirip, pahalılık hesabı yapmayan var mı? Ben de öyle düşünmüştüm.:) İlk geldiğinizde ekmeğe 10tl, taze sıkılmış meyve suyuna 25tl, tek bir patlıcana 12tl verdiğiniz zaman tansiyonunuz kendini yerden yere atacak.
Fakat sonunda bir kokteyl’e 50 tl vermek normal gelmeye başlayacak.
3) Maaşınızı İlk Gördüğünüzdeki O Halinizi Unutamayacaksınız!
Evet herşey çok pahalı ama en kötü işte bile çalışmaya başlayınca, hesabınıza yatan parayı gördükten sonra gözlerinize inanamayacaksınız.
4) Barbie, Hayatınızın Temel Amacı Olacak!
Yaz gelmesiyle her önemli günde barbekü partileri yapılmaya başlanacak. Yeni yılda, Christmas’da, doğumgünlerinde, Avustralya gününde, ya da nedensiz hemen hemen her haftasonu bir arkadaşınızın bahçesine, terasına ya da balkonuna toplaşacaksınız.
5) Köprünün Diğer Tarafında Oturan Arkadaşlarınızla Vedalaşacaksınız!
Sydney’in kuzeyi gerçekte sadece iki tren istasyonu uzaklığında olsa da her zaman psikolojik olarak çok daha uzakta olacak. Arkadaşlarınızla hiç bir zaman şehrin kuzeyinde buluşma planları yapmayacaksınız.
6) Bir Gün Opera Binasının Fotoğrafını Çekmek O Kadar Da Çekici Gelmeyecek!
7) Sadece Perşembe Günü 18:00’den Sonra Açık Olan Dükkanlar İçinizdeki Alışveriş Aşkını Körükleyecek!
Tam zamanlı çalışıyorsanız perşembe günleri hariç hiç bir gün alışveriş yapamayacaksınız. Çünkü tüm dükkanlar sizin iş çıkışınız olan 18:00’de kapanmış olacak. Perşembe günleri de bir şeye ihtiyacınız olmasa da dükkan dükkan gezip tüm haftanın acısını çıkaracaksınız.
8) Uzun Süre Haritaya Bakmadan Yürüyemeyeceksiniz!
Çünkü yollar düz değil, çoğu zaman çapraz ve bol bol çıkmaz sokaklı. Sydney’de yaşamaya başlayalı aylar olmasına rağmen, şehrin en bilinen yerine bile haritaya bakmadan gidemeyeceksiniz!
9) Şehrin İçinde Bile Nasıl Bu Kadar Hayvan Olur İnanamayacaksınız!
Dev gibi örümcekleri, rengarenk papağanları, possumları, uçan tilkileri, Türkiye cumhurbaşkanını tv’de gördüğünüzden daha sık görmeye başlayacaksınız.
10) Şehrin Batı Kısmının Ne Kadar Büyük Ve Tehlikeli Olduğunu Öğreneceksiniz!
Televizyonlarda Türkiye’yi aratmayacak haberler görürseniz nerede yaşandığına bakmadan batı cevabı verebilirsiniz.
Bonus;
11) Hayatınızın En Sıcak Günlerini Göreceksiniz!
Ozon tabakasının bu kısmı delinmiş haberleri yok!
Evden Uzakta’yı Facebook, Instagram ve Youtube hesaplarından takip edebilirsiniz.
Kısmi alıntıdır; https://www.buzzfeed.com/tahliapritchard/do-people-on-the-other-side-of-the-bridge-really-exist?utm_term=.hj0ng2g4X#.lwvR1A1xw
Cidden radikal bir karar alıp bir mimar olarak çocuğumla oralarda yaşama kararı aldım.Sizin bu yorumlarınızdan sonra bayağı bir korkdum. Özellikle ev fiyatları ve büyük böceklerden sizce birçok yer gezmiş biri olarak doğru ülke mi? (Çocuk 6 yaşında..)
Korkmanıza gerek yok. Avustralya yaşayabileceğiniz en güzel ülkelerden biri. Casual denilen (garsonluk, temizlik, kasiyerlik, baristalık..vs) işlerde bile çalışsanız, kira masrafını çok kolay çıkarabiliyorsunuz. Böcekler de tamamen tehlikesiz. Tehlikeli olan herşeye devlet müdahale ediyor zaten.